Çalışma Bakanı Faruk Çelik, 2 Eylül tarihinde TÜDER üyelerini makamında kabul etti. Toplantıya, TÜDER Başkanı Mustafa Daşcı, Tasarımmed Genel Müdürü Kadir Sadi, TST Genel Müdürü Ahmet Fethi Polat ve Tokra Genel Müdürü Mehmet Tuğrul’un katılımlarıyla gerçekleştirildi.
TÜDER üyelerinin personel çalıştıran ve vatandaşlık görevlerini en iyi şekilde yapan, ticari firmalar olduğunu belirten TÜDER Başkanı Mustafa Daşcı, SGK borcu, maliyeye vergi borcu olmayan şirket olmalarının yanında üreterek ülkemize katkıda bulunduklarını söyledi. Önceden 12 bin dolar olan protezin şimdi üretiminin yapılmasıyla birlikte 3 bin dolara kadar düştüğüne dikkat çeken Daşcı, “1200 dolarlık bir çivi şimdi 300 dolara düştü. Ancak bir sorunumuz var. 3. dünya ülkelerinden gelen ürünler şu anda üretimlerimizi ciddi bir şekilde olumsuz olarak etkilemeye başladı. Bu durumun son bulmasını istiyoruz. Devletimizin verdiği desteği yadsımıyoruz ancak, bizde hem teknik-teknolojik üretimle katkıda bulunurken hem de yüksek fiyatla satılan ürünleri bugün çok düşük fiyatlara çekilmesini sağladık” dedi.
SGK Ödemeleri
Tasarımmed Genel Müdürü Kadir Sadi, 40 yıldır bu sektörde ortopedik implantlar ürettiğini ifade ederek, “Dışarıdan ithal ürünler muhteşem fiyatlarla geldi, önce ithalat mı yapılsa dendi ancak, zamanla bizde üretmeye başladık. Üretime başlayınca fiyatlarda düşüş yaşandı. CE belgesine ve İngiltere’nin kalite belgesine sahibiz. Ancak bizi sıkıntıya sokan konu ödemeler, ürünü sattığımızda paramızı alamıyoruz, bizden peşin vergiler isteniyor. SGK’dan alacaklarım var, eğer peşin vergiyi ödemezsem, ihaleye giremiyorum. Borcu yoktur yazısı alamıyorum” şeklinde konuştu. Uzak doğudan ürünler geldiğini ve ülkemizdeki birçok büyük firmanın bu sebepten battığını belirten Sadi, Türk firmalarının batmasıyla düşen fiyatların tekrar yükseleceğini kaydetti. Teknik olarak yurtdışından gelen ürünlerin denetlenmesi gerekliliğinin üzerinde duran Sadi, “Devletten bu konuda destek bekliyoruz. Uzak Doğu’dan getirtilen ürünler ihaleye bizim verdiğimiz fiyatın yarısını veriyorlar. İhaleyi onlar kazanıyor ancak Türkiye’nin büyük firmaları batıyor” değerlendirmesini yaptı.
Sadi, SGK’dan alacaklarının olduğunu ve 2007 yılı Ekim-Kasım aylarından alımın gerçekleşmesinin kendilerini çok zor durumda bıraktığına bildirdi. Yaşananların çok kötü bir durum olduğunu dile getiren Bakan Çelik, bununla ilgili tedbirlerin alınacağını söyledi. KMedikal sektörün işlerini düzene koymanın yolunun devletten tahsil edecekleri alacaklarına bağlı olduğunu kaydeden Bakan Çelik, “Tıbbi cihazların tam olarak denetlenmediği kanaatindeyim. Ancak bunun üzerinde duracağız” dedi.
Uzak Doğu Ürünleri Revize Edilmiyor
Her ürüne tek fiyat verilmesi gerektiğini ifade eden TST Genel Müdürü Ahmet Fethi Polat, ürünleri hastaneye sattıklarını, hastanede SGK’dan parayı alarak kendilerine verdiklerini, ancak bu durumun uzun vadede gerçekleşmesinden duydukları sıkıntıyı dile getirdi. Uzak Doğu’dan getirilen ürünlerin kısa vadeli olduğunu ancak, kendilerinin ülkemizde üretim yaptığına işaret eden Polat, “Bu ülkede silah kadar ortopedik implantalarında olması gerekir. Çin’e, Güney Asya’ya karşı korunmalıyız. AB ülkeleri Çin’den mal alıp kullanmıyor çünkü bu konuda tedbirlerini almışlar. Çin’den ithalat yapan firmalara da belli yasalar uygulanmalı. Ürünün CE belgesinin olup olmaması tartışılabilir. Ayrıca ülkemizde yetkilisi olmadığından bir kez kullanılan implant bir daha bulunamıyor. İmplant sökülmek istendiği zaman hekim o implantın çekme, çıkartma setini bulamıyor. Revizyon için yedek implantını bulamıyor. Çin’den ithalat yapıldığında 5 yıl boyunca bu ürünün getirtileceğine dair teminat verilmeli. Çin’den gelen ürünlerin yedeği bulunmuyor. Ama bize her zaman ulaşılabilir” şeklinde konuştu.
Denetim Getirilecek
Yetkili kişinin bulunmamasının hem hastaya hem de devlete çifte zarar verdiğini dile getiren Sadi, Bakanlık düzeyinde bir heyet oluşturulması durumunda, derneklerinden de bir kişinin katılımıyla destek verebileceklerini, çünkü firmaların ve ürünlerin denetlenmesinin şart olduğunu söyledi.
Dünya piyasa şartları içerisinde rekabetin önemli bir yeri olduğunu belirten Bakan Çelik, rekabet aşamasın da tedbir alınmamasını da doğru bulmadığını kaydetti. Makro düzeyde ekonomi ile ilgili olduğunu ifade eden Çelik, bu durumun hükümet düzeyinde bir kez daha ele alınacağını ve neler yapılacağının üzerinde durulacağını söyledi.
Konu Ele Alınacak
3. Dünya ülkelerinin AB ürünü gibi ülkemize giren Çin mallarının, Gümrük müsteşarlığı ve Dış ticaret müsteşarlığı ile koordineli çalışılması gerektiğini dile getiren Gümrük müşaviri Tokra Genel Müdürü Mehmet Tuğrul ise, “Çin’den mal alıyorlar, etiketini değiştirip vergisini ödeyerek, ülkemize getiriyorlar. Dolaşıma giren Uzak Doğu ürünleri AB üretimi gibi getiriliyor.Bunun önüne geçilmeli” dedi.
Bakanlıklar arasında yapılan değişikliklerin tüm kurumlarda görüldüğünü belirten Çelik, artık gümrüklerde bu sistemin oluşturulduğunu ve nelerin ülkeye girdiğinin gösterileceğini kaydetti. Bakan Çelik, denetim açısından da birlikte çalışmayı istediklerini dile getirdi.