“BİTKİSEL ÜRÜNLERİN SATIŞI ACİLEN DURDURULMALI”

“Eczacılık Haftası” dolayısıyla düzenlenen toplantıda, “Bitkisel Ürünlerin ve Gıda Takviyelerinin Kullanımı” ele alındığını belirten Türk Eczacıları Birliği (TEB) Başkanı Erdoğan Çolak, gıda takviyesi adı altında sağlık beyanları kullanılarak piyasaya sürülen, yazılı ve görsel medyada tanıtımı ve pazarlaması yapılan bitkisel ürünlerin satışının acilen durdurulmasını istedi.
“Eczacılık Haftası” dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında, “Bitkisel Ürünlerin ve Gıda Takviyelerinin Kullanımı” konusunda sağlık otoritelerini, sağlık çalışanlarını ve sağlık hizmetinden yararlananları yani sağlık alanının tüm bileşenlerini meslekî ve toplumsal sorumluluklarının farkına varmaya davet edildi. 

Dünya ölçeğinde değişen sağlıklı olma anlayışı çerçevesinde alternatif ya da destekleyici tedavi gibi farklı tedavi yöntemlerine ve bitkisel ürünlere yönelik artan bir ilgi yaşandığını vurgulayan Türk Eczacıları Birliği (TEB) Başkanı Erdoğan Çolak, buna paralel olarak söz konusu ürünlerin kullanımına bağlı ilaç etkileşimleri ve rahatsızlıklarda da artış gözlemlendiğini söyledi.


Türkiye’de bitkisel ürün, drog ya da ilaçlarla ilgili olarak alanın tanımlanması, yasal düzenlemeler ve denetim aşamasında ciddi sıkıntıların bulunduğunu kaydeden Çolak, bunlardan en önemlisinin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan gıda destek maddesi adı altında ruhsat alıp bitkisel tedavi edici şekliyle piyasaya sürülen ürünler olduğunu belirtti.
“Türkiye’deki İdeal Eczane Sayısı 20 Bin”

Bir gazetecinin sorusu üzerine Çolak, Türkiye’deki ideal eczane sayısının 20 bin dolayında olduğunu söyleyerek, “4 bin fazlalık var ama biz ilçeyi baz aldık. İlçeyi baz aldığınızda bazı ilçelerde eczane açılmayacak ama bazı ilçelerde de eczanelerde açılabilecek. Böylece ilçe bazında 2 bin 500 tane eczane açılabilecek alanımız var” dedi.


“Bitkisel İlaç Tanımı ve Sınıflandırması Açısından Mevzuatta Boşluklar Var”

2010 yılında yürürlüğe konulan Geleneksel Bitkisel Tıbbi Ürünler Yönetmeliği ile Türkiye’de de bitkisel ilaçların sunumunda eczanelerin yetkili ve sorumlu olduğunun yasal bir çerçeveye kavuşturulduğunu ifade eden Çolak, ancak bitkisel ilaç tanımı ve sınıflandırması açısından mevzuatta boşlukların bulunması nedeniyle söz konusu ürünlerin eczaneler dışında halka sunulmaya devam ettiğini söyledi.

Bitkisel ürünlerin gereğinden fazla dozda kullanılması ya da faydalanıcıların doğru belirlenememesi durumunda yarardan çok zarar getireceğini belirten Çolak, “Bu ürünler özellikle çocuklarda, hamilelerde ve emziren kadınlarda, yaşlılarda, ergenlik çağındaki gençlerde, bağırsaktaki emilimi etkileyen patolojik durumlarda, uzun süren ya da cerrahi müdahaleden geçmiş hastalarda beklenenden çok daha farklı veya çok daha artmış oranlarda etki gösterebiliyor. Bitkisel ürünler ve gıda takviyeleri diğer ilaçlarla birlikte kullanılırken son derece dikkatli olunması gerekiyor. Bu konuda en doğru bilgiye hekim ve eczacı vasıtasıyla ulaşılabilir” dedi.


“Yanlış Bitkisel Ürün Kullanımı, Sağlık Ekonomisine Büyük Külfet

“Yanlış bitkisel ürün kullanımı, yarattığı olumsuz sonuçlar itibarıyla sağlık ekonomisi bakımından da büyük bir külfet getirmektedir” diyen Çolak, şunları söyledi:

“Halk sağlığı açısından yarın daha büyük sorunlarla karşılaşılmak istenilmiyorsa “gıda takviyesi” adı altında sağlık beyanları kullanılarak piyasaya sürülen, yazılı ve görsel medyada tanıtımı ve pazarlaması yapılan ürünlerin satışı acilen durdurulmalıdır. Sağlığa ilişkin her türlü ürün Sağlık Bakanlığı’nın onayından geçtikten sonra bir sağlık profesyoneli olan eczacı danışmanlığında hastalara ulaştırılmalı, bu ürünlerin satışı yalnızca eczanelerimizden gerçekleştirilmelidir.”