MODERN HAYAT İÇİNDE KAYBOLANLARA: “RUHUNU BUL”

“Ruhunu Bul” adlı kitabında kendi kişisel gelişim sürecini “Ruh” ve “Düşüncenin” ağzından farklı bir dil ile anlatan Engin Yıldız, “İnanılmaz bir salgın ile karşı karşıyayız. Aydınlanma virüsü bir insandan diğerine hızlı bir şekilde bulaşıyor. Konuşmak yeterli virüsün bulaşması için” diye konuştu.

İnsanların kendi içindeki yolculuğu ömrünün sonuna kadar sürüyor. Bu yolculuğun uzun ve aydınlanmaya açılan bir kapı olduğunu söyleyen Satış Erişim Müdürü Engin Yıldız, yaşadığı deneyimleri, gözlemleri ve öğrendiklerini kitabında topladı.

Engin Yıldız, “Ruhunu bul” isimli kitabı hakkında Med-Index’in sorularını yanıtladı. 

Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
1977 yılının Mayıs ayında Zonguldak Ereğli’de ailenin beşinci çocuğu olarak dünyaya geldim. Liseye kadar olan öğrenimimi TED kolejinde tamamladıktan sonra üniversite eğitimimi Bursa Uludağ Üniversitesinde Kimyager olarak tamamladım. Uzun yıllar İlaç sektöründe Marka Müdürlüğü yaptım. Halen Johnson & Johnson şirketinde Satış Erişim Müdürü olarak görev yapmaktayım. Dijital ve Çoklu kanal tanıtım modelleri üzerine çalışmalar yapıyorum. AIFD ve Janssen Avrupa Dijital Kurul takımlarında görev almakta olup, Orta Doğu ve Güney Afrika bölgelerini kurul içinde temsil etmeye çalışıyorum. 2008 yılından beri “insanın yaşam amacı” üzerine yaptığım araştırmaları kendi görüşlerim ile harmanlayarak yazdığım ilk kitabım “Ruhunu bul” Ağustos 2013’de okuyucuları ile buluştu. 

Kitabınızı yazmanızdaki etken nedir?
Günümüzde neredeyse her insan kendi yaşamının anlamını bulmaya çalışıyor. Arkasındaki sırrı ve formülü çözümlemeye çalışıyor. Ben bu yolculuğa üniversite yıllarımda çıktım çünkü çözülemeyen her soru ve problem bende inanılmaz merak uyandırır. Farkındalık seviyesine ulaşmış milyonlarca insan gibi bende zihinsel bir sürüklenme içinde buldum kendimi ve kafamda bir soru belirdi: Yüzyılımızda bilgelik rozetini nasıl takabiliriz? Faturalarımız, çocuklarımız, işimiz ve birçok stres kaynağımız varken mutlak gerçekliği nasıl bulabilir ve stabil huzura ulaşabiliriz.
Kendimce bulduğum sonuçları okuyucularla paylaşmak ve onları da “Bilgelik” yolculuğuna çıkarmak için bu kitabı yazdım.

Devam kitabı yazmayı düşünüyor musunuz?
Kesinlikle düşünüyorum. Hatta yakın bir zamanda başlıyorum. Blog’da ikinci kitabın ne ile ilgili olacağından da şu kelimelerle bahsediyorum aslında;
Kimsenin çok girmek istemediği bir alan bazen ürküten bir kelime “Kader”. Şu an bulunduğumuz noktaya varmak için yüzlerce karar aldık. Bu noktaya gelebilmek için mi o kararları aldık yoksa kararlarımız mı bizi bulunduğumuz noktaya taşıdı? 
Kader din demek değildir. Kader yazgıya safça inanmak hiç değil. İrdelenmeli ve tartışılmalı. Eğer insan tüm yaşadıklarını ayrıntılı bir şekilde irdelerse kendi kaderinin patikasını bulabilir. Hangi yolda yürüdüğünü, o yoldan çıktığında başına neler geldiğini, olaylar ve tesirleri, tesirlerin yön verici kuvvetini kısaca nedenleri çözümleyebilir.
Nedensellik kader midir? Her yaptığımız bir öncekinin sonucu bir sonrakinin sebebi midir? Girilmesi gereken bir alan ben giriyorum.
Kaderini bulan insan lanetlenirmiş. Çünkü yaşamı ile ilgili şifre, deşifre olur geleceği ile ilgili gizem ortadan kalkarmış. Kaderini okuyanlar kulübü bekle geliyorum. Lanetine rağmen…. 


Kitapta vermek istediğiniz mesaj nedir?
Hayatımızda birçok pozitif ve negatif olaylarla karşılaşıyoruz. Bu dünyanın ve bedenimizin fani olduğunu bilmemize rağmen gün içindeki en ufak bir negatif uyaran nasıl olur da huzurumuzu alt üst edebilir?
Kitapta vermek istediğim mesaj işte bu sorunun cevabı. Ana mesaj ise, kimse inanmasa da herkes bilgelik kolyesini boynuna takabilir.

Okurlarınıza iletmek istediğiniz bir mesaj var mı?
İnsanların kişisel gelişimlerine daha çok yatırım yapmalarını istiyorum. Hevesle ve arzuyla aydınlanma yoluna adım atmalarını bekliyorum. Aslında bu bulaşıcı bir hastalık istemeseler de olacak ve yaşanacak farkındalık serüveni. Yeni bir dönem içine giriyoruz. Bilgilenme üst seviyeye çıktığında hayatlarında hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Buldukları gerçekler insanları daha dingin ve huzurlu yapacak.
İnanılmaz bir salgın ile karşı karşıyayız. Aydınlanma virüsü bir insandan diğerine hızlı bir şekilde bulaşıyor. Konuşmak yeterli virüsün bulaşması için. Bir kelime bir cümle virüsü beyne davet ediyor. Eski davranış kalıpları kırılıyor, sorgulama başlıyor ve ilk önce sinirlenme atakları azalıyor. Virüs beyinde uzun zaman kalırsa kişide tepkisizlik ve ardından erdemlik ışıltıları görülüyor. Kurtulmak mümkün değil iyileşmek imkansız.
Artık eskisi gibi olmayacak. Asla.
Hoş geldin aydınlanma, güle güle basitlik.

Kitabınızla ilgili nasıl tepkiler aldınız?
Yeni olduğu için genellikle yakın çevremden geri dönüşler aldım. Pozitif geribildirimler şöyle; çok sürükleyici başlayınca bitiyor, kendi hayatımla ilgili çok fazla parça buldum, “ya evet” dediğim çok yer oldu. Negatif ise kitabın kısa olduğu ile ilgiliydi.

Kitabınız yazar olarak size neler kazandırdı?
Kitabın bana kattığı en büyük değer düşüncelerimi insanlarla paylaşabilme olanağı vermiş olmasıdır.


 Mutlaka herkesin okuması gereken kitap, müzik ve film sizce hangisi?
Eckhart Tolle’un tüm kitapları bu alanda okunmaya değerdir. Klasik müzik ve lounge müzik türlerinin zihnimize masaj yaptığını düşünüyorum. Bilim kurgu türündeki tüm filmleri de çok severim. Fringe dizisi bence mükemmeldi.

Sağlık haberciliği üzerine düşüncelerinizi öğrenebilir miyim? Sağlık haberlerinde nelere dikkat ediyorsunuz?
“Yeni ne var?” diye çok merak eder ve özellikle takip ederim. Benim alanım dijital bu nedenle gelecek beni çok ilgilendiriyor. Gelecek zamanda çıkacak yenilikçi tüm sağlık haberlerini zevkle okuyorum.

Türkiye’deki çalıştığınız alandaki çalışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz?
İyi isimler var daha aktif olabilirler. Her şeyde olduğu gibi sevdirmek ve insanların içselleştirmelerini sağlamak kritik olan. Harekete geçirecek ve aksiyon aldıracak araştırmalara, yazılara ve kitaplara ihtiyacımız var. Bu alanda başarılı olmuş yazarlardan bunları bekliyoruz. 

Kendinizi bulunduğunuz alanın neresinde görüyorsunuz? Bütün istediklerini gerçekleştirmiş, hayatından memnun bir yazar mısınız?
Klasik olacak ama sonsuza kadar öğrenci kalacağım. Her öğrendiğim, deneyimlediğim ve davranış haline getirdiğim aydınlanma süreçleri huzur alanında beni bir üst kademeye taşıyor. Ömrümün sonuna kadar insanlığın bulamadığı cevapların arkasından koşacağım ve formüller geliştirip herkes ile paylaşacağım. Zihinsel evrimleşmenin bir çalışanı olmak istiyorum. Kendimi görmek istediğim yere gelinceye kadar bilim adamı disiplini ile çalışmam gerektiğini de çok iyi biliyorum.
O kadar çok planım var ki, benim yaşam amacım zaten. Benim için rutinin dışına çıkmak çok önemli kendim için belirlediğim her proje benim normal şartlarda yaptığım veya yapabildiğim atılımların ilerisini hedeflemeli. Engin ötesi ne yapabilirim diye kendime çok sorular soruyorum. Projeler bu soruların cevaplarından ürüyor. Kitap yazmaya, çözülmemiş bulmacaları çözmeye, kimsenin değmediği noktalara dokunmaya devam edeceğim.

Med-Index