Yıllar önce internetin ülkemizde ilk kullanılmaya başlandığı dönemlerde web siteleri çok değerliydi. Herkes site açamazdı, bir sitede köşe yazmak çok zordu. Yazı yazmanız için bazı kriterler aranıyordu. O dönemlerde Biyotürk isimli bir sitede köşe yazmaya başlamıştım. Yanlış hatırlamıyorsam yıl 2002 olmalıydı. İnternette bilgi aramak için çok az kaynak vardı.
Sonraki yıllarda blog diye bir açılım oldu. Ben de böylelikle Türkiye’deki ilk bloggerlardan biri oldum. Yazanların çoğunluğu yurt dışındandı. O dönemki bloğum durmuş olsaydı çok farklı içeriklerle paylaşımlarıma devam ediyor olacaktım. Günlük şeklindeki bloglar ilgi çekiyordu.
Zamanla günlük yazmanın ötesinde bloglar içeriklerine göre ayrıldılar. O süreçte de gazeteciliğe adım atmakla birlikte yaptığım haberlerimi bloğuma eklemeye başladım. Böylece Türkiye’deki ilk sağlık blog yazarı oldum. Moda ve yemek blogları çok ilgi çektiği için sağlıkla ilgili özel olarak yazan bloglara rastlamak zordu. Sonra zamanlarda ise anne bloggerların yazıları dikkatimi çekti. Anneliğin hikayesini yazmaları doğalken, sağlıkla ilgili öğüt verdiklerini fark edince çok şaşırdım.
Blog yazmak gerçekten önemlidir. Sorumluluk bilinci olmalıdır, kalemin gücünü görsellikle artırırsınız. Sizi siz olduğunuz için okurlar. Sağlık hakkındaki yazılar, blogger’ın vicdanına bırakılmayacak kadar önemlidir. Bu nedenle blogger kelimesi daha yeni yeni benimsenirken, anne bloggerların sağlıkla ilgili neler yaptığını bilimsel bir çalışma ile Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde Araştırma Görevlisi Eda Turancı ile birlikte objektif şekilde mercek altına aldık.
Sevgili Eda ile bildiri için yapılması gereken aşamalarda çok dikkatli ve akademik sürecin gerektirdiği kurallara uygun şekilde çalıştık. Sonucu objektif olarak, verilere göre analiz ettik.
İşte sonuç bölümünde yer alan bazı maddeler:
• Analiz edilen blogların 2 tanesinde okuyucuya yönelik uyarı metinlerinin bulunması, blogların okuyucular üzerindeki potansiyel etkileri açısından dikkat çekicidir.
• Bloglarda genel olarak içeriklerin, blog yazarı tarafından oluşturulduğu, ancak bazı durumlarda ya da özellikle sağlık ile ilgili içeriklerde uzman görüşlerine de yer verildiği görülmektedir.
• Bloglarda sıklıkla ürün/marka isimlerine yer verildiği bu durumun da, dolaylı olarak reklam kapsamına girdiği söylenebilmektedir.
• Blogların biri hariç hepsinde, okuyucu yorumları dikkati çekerken, genel olarak okuyucu yorumlarının sağlık içeriklerinde sayıca fazla olduğu görülmektedir.
• Son olarak ise, bloglarda sıklıkla yönlendirici linklerin kullanıldığı ve kullanılan linklerin hem kendi bloğuna hem de ürünlere ilişkin linklere erişim sağladığı görülmektedir.
Peki, çocuğunuzun sağlığını tek vasfı annelik olan ve interneti iyi kullanan kişilere güvenerek onlara emanet etmek ne kadar doğru? Uzmanları bile sorgularken, uzman olmayan birini dinlemek ne kadar akıllıca? Sağlığımız hayatımızdaki en değerli varlığımızken, onu korumak ve sağlıklı yaşamak için uzmanlara kulak vermeye ne dersiniz?
Sağlıkla ve sevdiklerinizle kalın…