“SAĞLIKTA ÜST YÖNETİM ARTIK YÖNETİCİLER DEĞİL, HİZMET ALAN KİŞİLERDİR”

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Oya Gökmen: “Sağlıkta üst yönetim artık yöneticiler değil, hizmet alan kişilerdir. Hizmet alan kişilere daha iyi, daha sağlıklı nasıl hizmet verebiliriz, bunları tartışıyoruz” dedi.

8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde Sağlık Dergisi’ne konuşan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Oya Gökmen, Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerin toplam kalite yönetiminin ardından, hastayla ilgili tüm medikal hizmetlerin kalite standartlarına bağlı çalışmasına yönelik girişim başlattığını, kaliteye yönelik adımların Türk tıbbını bir üst basamağa taşıdığını söyledi.

Türkiye’de Toplam Kalite
Prof. Dr. Gökmen, toplam kalite yönetiminin hastaneler için vazgeçilmez bir unsur haline geldiğinin altını çizerek, “Türkiye’de toplam kaliteyle ilgili çalışmalar Zekai Tahir Burak Hastanesi’nin 1999’larda başlayıp, 2001 yılında Avrupa Toplam Kalite Ödülünü almasıyla sonuçlanan süreçtir ve bence Türk tıbbına büyük bir yol açmıştır” dedi.

“Sağlıkta Üst Yönetim Artık Yöneticiler Değil, Hizmet Alan Kişilerdir”
Özel hastanelerin toplam kalite yönetimi yaklaşımıyla çalıştığını hatırlatan Prof. Dr. Gökmen, Sağlık Bakanlığı’nın kendi bünyesinde de kalite çalışmalarını organize etmesinin önemine değindi. Prof. Dr. Gökmen sözlerini şöyle sürdürdü: “Sağlık Bakanlığı, kendi bünyesindeki hastaneler için Kalite Genel Müdürlüğü kurdu. Kalite Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı bünyesindeki hastanelerde, ne, nasıl, ne zaman, kime, neden, nasıl yapılacak prosesleri dediğimiz ‘yapılacak işlemlerin yazılması, çıktılarının alınması onların evalüe edilmesi ve daha iyiye nasıl ulaşılabilir?’ sorularını tanımlayan toplam kalite felsefesi içinde çalışılması önemlidir. Aslında, sağlıkta toplam kalitenin hedefi zaten budur. Sürekli iyileştirme ve geliştirme çalışması yapılması gerekiyor. Çünkü sağlıkta sürekli yenilik var. Sağlıkta üst yönetim artık yöneticiler değil, hizmet alan kişilerdir. Hizmet alan kişilere daha iyi, daha sağlıklı nasıl hizmet verebiliriz, bunları tartışıyoruz.”


“Yazdığımız Her Şeyi Yapabilmemiz, Yaptığınız Her Şeyi Yazabilmeniz”
Prof. Dr. Gökmen, kalite yönetimindeki en öncelikli konunun “yazdığımız her şeyi yapabilmemiz, yaptığınız her şeyi yazabilmeniz” prensibi olduğunu vurgulayarak, dökümantasyonun ve buna bağlı analiz ve çalışmaların olumlu etkisine vurgu yaptı. “Dökümante etmeniz ve onun da doğruluğunu kabul ederek; onun hakkında hakiki bir şekilde çalışmanız lazım. Söyleyip de yapmamak, yapıp da yazmamak söz konusu olamaz” diyen Prof. Dr. Gökmen, bir sonraki aşama olan bütün medikal hizmetlerin standarda bağlanmasına yönelik çalışmalardan duyduğu memnuniyeti vurguladı. Prof. Dr. Gökmen, “Bundan sonra hastane hizmetlerinin iyileştirilmesi yanında, medikal hizmetlerin de standardizasyonu için American Joint Committee of Accreditation kriterleri uygulama aşamasına gelindi. Yani bir hasta en kısa sürede, en iyi laboratuvar hizmetini, en iyi operasyon süresini, en iyi medikal hizmetin girdisi ve çıktısı arasındaki farkları nasıl hasta hayatına ve lüksüne ve emniyetine ayırabiliriz arayışı ortaya çıktı. Joint Committee toplam kalitenin ulaşmadığı hastanecilik prensiplerinin dışındaki hastaya yönelik medikal hizmetleri kapsıyor, bu önemli bir çalışma” dedi.

“Güzel Netice Demek Hasta Sağlığı Demek, Hasta Sağlığı da Türkiye’nin Sağlığı Demektir”
Prof. Dr. Gökmen, Sağlık Bakanlığı hastaneleri Joint Committee standartları sistemini uygulamaya başladığını, üniversite hastanelerinin de uygulama için çalışma başlattığını bildiğini kaydetti. Prof. Dr. Gökmen, “Türkiye bence çok iyi bir yolda, hastane hizmetlerinin akredite edilmesi, toplam kalite felsefesi içinde hizmet verilmesidir. İnşallah hastanelerimizin hepsi bu yolda güzel netice elde edecekler. Güzel netice demek hasta sağlığı demek, hasta sağlığı da Türkiye’nin sağlığı demektir” dedi.

“SAĞLIKTA ÜST YÖNETİM ARTIK YÖNETİCİLER DEĞİL, HİZMET ALAN KİŞİLERDİR”

Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Oya Gökmen: “Sağlıkta üst yönetim artık yöneticiler değil, hizmet alan kişilerdir. Hizmet alan kişilere daha iyi, daha sağlıklı nasıl hizmet verebiliriz, bunları tartışıyoruz” dedi.

8. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi’nde Sağlık Dergisi’ne konuşan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Oya Gökmen, Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerin toplam kalite yönetiminin ardından, hastayla ilgili tüm medikal hizmetlerin kalite standartlarına bağlı çalışmasına yönelik girişim başlattığını, kaliteye yönelik adımların Türk tıbbını bir üst basamağa taşıdığını söyledi.

Türkiye’de Toplam Kalite
Prof. Dr. Gökmen, toplam kalite yönetiminin hastaneler için vazgeçilmez bir unsur haline geldiğinin altını çizerek, “Türkiye’de toplam kaliteyle ilgili çalışmalar Zekai Tahir Burak Hastanesi’nin 1999’larda başlayıp, 2001 yılında Avrupa Toplam Kalite Ödülünü almasıyla sonuçlanan süreçtir ve bence Türk tıbbına büyük bir yol açmıştır” dedi.

“Sağlıkta Üst Yönetim Artık Yöneticiler Değil, Hizmet Alan Kişilerdir”
Özel hastanelerin toplam kalite yönetimi yaklaşımıyla çalıştığını hatırlatan Prof. Dr. Gökmen, Sağlık Bakanlığı’nın kendi bünyesinde de kalite çalışmalarını organize etmesinin önemine değindi. Prof. Dr. Gökmen sözlerini şöyle sürdürdü: “Sağlık Bakanlığı, kendi bünyesindeki hastaneler için Kalite Genel Müdürlüğü kurdu. Kalite Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı bünyesindeki hastanelerde, ne, nasıl, ne zaman, kime, neden, nasıl yapılacak prosesleri dediğimiz ‘yapılacak işlemlerin yazılması, çıktılarının alınması onların evalüe edilmesi ve daha iyiye nasıl ulaşılabilir?’ sorularını tanımlayan toplam kalite felsefesi içinde çalışılması önemlidir. Aslında, sağlıkta toplam kalitenin hedefi zaten budur. Sürekli iyileştirme ve geliştirme çalışması yapılması gerekiyor. Çünkü sağlıkta sürekli yenilik var. Sağlıkta üst yönetim artık yöneticiler değil, hizmet alan kişilerdir. Hizmet alan kişilere daha iyi, daha sağlıklı nasıl hizmet verebiliriz, bunları tartışıyoruz.”


“Yazdığımız Her Şeyi Yapabilmemiz, Yaptığınız Her Şeyi Yazabilmeniz”
Prof. Dr. Gökmen, kalite yönetimindeki en öncelikli konunun “yazdığımız her şeyi yapabilmemiz, yaptığınız her şeyi yazabilmeniz” prensibi olduğunu vurgulayarak, dökümantasyonun ve buna bağlı analiz ve çalışmaların olumlu etkisine vurgu yaptı. “Dökümante etmeniz ve onun da doğruluğunu kabul ederek; onun hakkında hakiki bir şekilde çalışmanız lazım. Söyleyip de yapmamak, yapıp da yazmamak söz konusu olamaz” diyen Prof. Dr. Gökmen, bir sonraki aşama olan bütün medikal hizmetlerin standarda bağlanmasına yönelik çalışmalardan duyduğu memnuniyeti vurguladı. Prof. Dr. Gökmen, “Bundan sonra hastane hizmetlerinin iyileştirilmesi yanında, medikal hizmetlerin de standardizasyonu için American Joint Committee of Accreditation kriterleri uygulama aşamasına gelindi. Yani bir hasta en kısa sürede, en iyi laboratuvar hizmetini, en iyi operasyon süresini, en iyi medikal hizmetin girdisi ve çıktısı arasındaki farkları nasıl hasta hayatına ve lüksüne ve emniyetine ayırabiliriz arayışı ortaya çıktı. Joint Committee toplam kalitenin ulaşmadığı hastanecilik prensiplerinin dışındaki hastaya yönelik medikal hizmetleri kapsıyor, bu önemli bir çalışma” dedi.

“Güzel Netice Demek Hasta Sağlığı Demek, Hasta Sağlığı da Türkiye’nin Sağlığı Demektir”
Prof. Dr. Gökmen, Sağlık Bakanlığı hastaneleri Joint Committee standartları sistemini uygulamaya başladığını, üniversite hastanelerinin de uygulama için çalışma başlattığını bildiğini kaydetti. Prof. Dr. Gökmen, “Türkiye bence çok iyi bir yolda, hastane hizmetlerinin akredite edilmesi, toplam kalite felsefesi içinde hizmet verilmesidir. İnşallah hastanelerimizin hepsi bu yolda güzel netice elde edecekler. Güzel netice demek hasta sağlığı demek, hasta sağlığı da Türkiye’nin sağlığı demektir” dedi.