RADYOLOGLARIN YOLUNU AÇACAĞIZ

Türk Radyoloji Derneği Başkanlığına seçilen Prof. Dr. Tamer Kaya, radyologların iş yükünün fazlalığına değinerek onları tıbbın görünmeyen kahramanları olarak nitelendirdi. Nükleer tıp ile ilgili ortak çalışmalar hedeflediklerini belirtti.  Prof. Dr. Kaya, radyologların daha verimli olacakları şekilde yolunu açacak çalışmalar yapacaklarını söyledi.

4 bin üyesi olan Türk Radyoloji Derneği tarihinde ilk defa en çok katılımla seçim yapıldı ve en çok oy alan Prof. Dr. Tamer Kaya başkan seçildi. Demokratik bir seçim sürecinden sonra başkan olarak seçilen Kaya, çok sayıda aday arasından seçilen yönetim kurulunun deneyimli ve seçkin üyelerden oluştuğunu belirtti. Önceki dönemlerde önemli görevler almış ve başkanlık yapmış isimlerin de yeni yönetimde yer aldığını kaydeden Kaya, mesleki temalarının tanı üzerine olduğunu dile getirdi. Üç yıl sürecek olan başkanlık görevinin başlangıcında da radyologların sorunlarının teşhisinin ön plana çıkartılacağını ifade eden Kaya, hem dernek üyelerinin hem de halkın yaşadığı sorunların teşhisi konusunun ele alınacağını söyledi. Çözüm önerilerine göre bir şablon oluşturacaklarını dile getiren Kaya, “Oluşturulan şablonda en kısa zamanda çözülmesi gereken sorunlara ağırlık vereceğiz.  Geri bildirim anketlerinden yararlanılmasının yanında ilerleyen günlerde bir “ortak akıl oluşturma toplantısı” yapacağız. İlkini 5 yıl önce yapmıştık. Onun raporu üzerinden yeniden bir şablon çıkaracağız ve toplantıya mesajlarını alabileceğimiz her gruptan meslektaşlarımızı çağıracağız. Böyle bir etkinlikten sonra üç yıllık bir yol haritası oluşturacağız” diye konuştu.

Bütünleşik Güç Meslek Örgütlerini Her Zaman Daha Güçlü Yapar
Seçim döneminde söylediği önemli mesajlara değinen Kaya, “Sivil toplum örgütlerinin gerçek hedefleri kendi alanlarıdır. Bizim ülkemizde temel bir yanılgı, siyasi düşüncelerin seçilirken ya da seçildikten sonra ana argüman olarak bu sürecin içinde yer almasıdır” dedi. Seçim öncesinde, “bütünleşik güç her zaman çok daha güçlü bir şekilde meslek örgütü üyelerini bir araya getirebilir, siyasetin baz alındığı durumlarda ise üyeler ayrışır ve ana hedeften uzaklaşılır” söyleminde bulunduğunu belirtti. Kaya, bu söylemim de oylanmış oldu. Bu nedenle ben, sivil toplum örgütlerinde siyasetin, sadece kendi amaçları doğrultusunda olması gerektiğini, onun dışında herkesin farklı siyasi görüşü olabileceğini savunuyorum.  Derneklerin başlıca siyasetleri kendi alanları olmalıdır. Bunun için çabalayacağım. Her dokudan ve her görüşten meslektaşlarımız var. Her birinin temsil edilmesi gerekiyor. Şu anda çok iyi bir yönetim kuruluna sahibiz. Derneğin ana hedefleri için çalışma ve iyi bir performans sergileyeceğimizden eminim. İlk yönetim kurulu toplantımız çok verimli geçti. Umarım üç yıl boyunca böyle başarılı ve yüksek katkıyla devam eder. Hem radyologlar hem de halka ulaşmak adına farklı planlarınız var. Yönetim kurulu ile ilk fırsatta yol haritası çıkardıktan sonra çalışmalara başlayacağız” dedi.

Radyoloji ve Nükleer Tıp Ortak Çalışmalar Yapacak
Pediatrik radyolojinin, yan dal olduğunu ve yan dal konusunda özellikle “girişimsel radyoloji” ve “nöroradyoloji” alanlarının üzerinde durulacağını söyleyen Kaya, bir diğer konunun da nükleer tıp olduğunu kaydetti. Kaya nükleer tıp ile ilgili şunları söyledi: “Birçok ülkede radyoloji ve nükleer tıp aynı başlık altında yer alıyor. Nükleer tıp derneği ile işbirliği içine girmek ve süregelen ortak çalışmalarımızı daha da arttırarak devam etmeyi planlıyoruz. Nöroradyoloji, Toraks radyolojisi, Manyetik Rezonans ve Ultrason derneklerimiz aktif olarak çalışıyor. Yakın zamanda pediatrik radyoloji derneğimiz de kuruldu. Bu dönemde branşımızın altındaki bazı çalışma gruplarını da dernekleşmeye teşvik edeceğiz.”

Her şey Radyoloji Üzerinde Kurgulanmamalı
5 yıl önce kendisinin başkan vekili olduğu, Prof. Dr. Okan Akhan’ın başkanlığı döneminde oluşturulan sloganları hatırlatan Kaya, ’Çok tetkik hiç tetkiktir’, ‘Radyoloji tıbbın gören gözüdür’ sloganlarını daha yaygınlaştırarak çalışmalarımıza devam edeceğiz. ‘Radyologlar, tıbbın gören ancak görünmeyen kahramanlarıdır’ sloganının ise yeni dönemde vurgu yapılabilecek bir slogan olduğunu belirtti. Gerçekten gerekli olmayan hastaya tetkik yapılmaması asıl hedefimiz. Hastaların tetkik isteğinin çok yoğun olduğunu ve klinisyenlerin buna karşı duramadıklarını görüyoruz. Klinisyenlerin hastaları daha çok dinlemeleri, daha çok muayene etmeleri gerektiğini düşünüyoruz. Elimizde o kadar çok görüntüleme yöntemi var ki, bunlardan hangisinin önce kullanılacağı için dahi hastaları dinlemek gerekir. Hekimler anamnez almanın önemini unutmamalılar. Her şey radyoloji üzerinde kurgulanmamalı, yoksa hekimlik mesleğinin önemi de kalmıyor. Ülke ekonomisine ve radyasyon bazında da hastaların sağlığına olumsuz etkileri oluyor. En doğru tetkiki en doğru zamanda yapabilecek çözümler olmalı. Radyologların en büyük sorunu, çok yoğun bir şekilde hastalarla uğraşmak. 5 dakika da bir ultrason yapmak zorunda kalıyorlar. O zaman da hastalara gerekli teşhisi koymakta ve gerekli zamanı ayırmakta zorlandıkları için, verilen hizmetin kalitesi düşüyor” şeklinde konuştu.