Organ bağışı ile ilgili şehir efsanelerinin önüne geçmek için yetkililer sürekli mücadele ediyorlar. Son dönemlerde ise organ bağışı konusunda en sık gündeme gelen konu, “Beyin ölümü nedir?” oldu.
“Beyin ölümü” kavramı, tüm beyin fonksiyonlarının tam ve geri dönüşümsüz olarak kaybı ile karakterize bir klinik tablodur. Sağlık Bakanlığı yetkilileri bu konuda bir açıklamada bulundular. Buna göre: “Beyin ölümü kavramı klinik ve kanıta dayalı bulgular eşliğinde tartışmasız olarak tüm dünya tarafından kabul edilen bir durumdur. Dolayısı ile tüm tıp dünyasının fikir birliği içinde olduğu bir konuda herhangi bir tıbbi dayanağı olmayan tıp dışındaki bireylerin böyle hassas bir konuda görüş beyan etmeleri ve bu konunun medyada yer alması son derece sakıncalı ve ülkemizdeki sağlık sistemine zarar verici bir durumdur.”
Ülkemizde organ nakli ilk olarak 1978 yılında kalp nakli ile başlamış. Devamında da böbrek nakilleri ile devam etmiştir. Hatta şaşırtıcı bir bilgi var ki, dünyada organ nakli alanındaki ilk yazılı kanunlardan birisi 1979 yılında Türkiye’de yürürlüğe girmiştir.
Türkiye Organ ve Doku Bilgi Sistemi
Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Arif Kapuağası, tedavisi sadece organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıkların dünyada olduğu gibi, ülkemizde de önemli sağlık sorunlarından biri olduğunu söylüyor. Kapuağası, bu konuda şu bilgileri veriyor: “Böbrek ve Karaciğer nakillerinin canlı vericilerden de yapılabilmesine rağmen, kalp, kalp kapağı, akciğer, pankreas, ince barsak, kornea gibi birçok organ ve dokunun tek kaynağı kadavradır. Bu nedenle kadavradan organ bağışının artırılması Bakanlığımızın öncelikli hedefleri arasındadır. Ülkemizde organ nakli çalışmalarının verimliliğini arttırmak amacıyla kurulan Türkiye Organ ve Doku Bilgi Sistemi (TODS) ile nakil yapılabilen tüm organlar bu sisteme entegre edilmiş ve organların bu sistem üzerinden dağıtımı sağlanmıştır.”
Organ Nakli Alanında Dünya Tarafından Kalitesi Ve Geçerliliği Kabul Edilen Verilere Sahibiz
Sağlık Bakanlığı Organ Doku Nakli ve Diyaliz Hizmetleri Daire Başkanlığından Uz. Dr. Mehmet Ali Aydın ile konuştuğumda organ naklinin ne kadar önemli olduğunu daha da iyi anladım. Aydın diyor ki; “Organ nakline neden olan hastalıkların artması, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de organ yetersizliği sorununa neden oluyor. Bekleme listelerindeki hasta sayılarının günden güne artması nedeniyle, organ bağışının önemi de sürekli artıyor. Ülkemiz, anlık olarak istatistiksel verilerin elde edilebildiği ve dünyadaki emsallerinden eksiği olmayan bir bilgi sistemine de sahiptir. Özellikle organ nakli alanında dünya tarafından kalitesi ve geçerliliği kabul edilen verilere sahip olan ülkemizin nakil istatistikleri düzenli olarak Avrupa ve dünya ile paylaşılır hale gelmiştir.”
Sağlık Bakanlığının desteklediği organ nakli çalışmalarına ek olarak herkese düşen görev, bu konuya duyarlı olmak. Unutmayın! Organ bağışı hayat kurtarır.